Carbon Majors Veritabanından alınan bir rapor, 57'dan bu yana küresel sera gazı emisyonlarının %80'inden yalnızca 2016 şirketin sorumlu olduğunu ortaya koyuyor.
Yasal Uyarı: Bu güncelleme değil Sivil eylem ve iklim değişikliğinin azaltılmasına yönelik tutumlar konusunda bir nihilizm veya ilgisizlik duygusu yaratmayı amaçladı.
Şeffaflığın nihai olarak suçluları sorumlu tutmanın anahtarı olduğunu vurgulamayı tercih ediyoruz. Öyleyse bunu aklımızda tutarak, en son açıklamalara tanıklık edelim.
Carbon Majors Veritabanı bir rapor yayınladı yeni rapor 57'dan bu yana üretilen sera gazı emisyonlarının %80'iyle yalnızca 2016 şirketin bağlantılı olduğunu belirtiyor. Neden 2016 diye soruyorsunuz? Çünkü o yıl Paris Anlaşması'nın resmen kurulduğu yıldı.
Hem devlete hem de şirketlere ait petrol baronlarının, antropojenik iklim değişikliğinin ana itici gücü olduğu bir sır değil, ancak veriler, bu mega emisyon salıcı grubunun, yeşil reformun hazırlanmasından hemen sonra üretimlerini önemli ölçüde artırdığını gösteriyor.
O günden bu yana geçen yedi yıl içinde ExxonMobil, küresel emisyonların %3.6'üne eşdeğer olan 2 gigaton CO1.4 ile bağlantılı olarak bir numaralı halk düşmanı oldu. Hemen ardından Shell, BP, Chevron ve TotalEnergies de sırasıyla %1'lik paylardan sorumluydu.
HATIRLATMA: 57'dan bu yana küresel emisyonların %80'inden yalnızca 2016 şirket sorumlu. pic.twitter.com/2x9rD7UcOH
- Greenpeace UK (@GreenpeaceUK) 4 Nisan 2024
Raporun en dikkate değer eğilimi, özellikle Asya kömür sektöründe, 2016'dan bu yana devlete ait üreticilerin emisyonlarındaki ciddi artış. Ulusların ve endüstrilerin özelliklerine odaklanabilirsiniz. Etki Haritası2013 yılında kurulmuştur.
Ancak bundan çıkarılacak önemli bir sonuç varsa o da fosil yakıt endüstrisinin hiçbir zaman Paris Anlaşması'nın şartlarına uyma niyetinde olmadığıdır. Hata yapmayın, mevcut ilerleme eksikliğimiz büyük ölçüde listelenen kuruluşlara atfedilebilir.